Gökkuşağı

Gökkuşağı, güneş ışığı su damlacıklarına çarptığında ortaya çıkan çok renkli bir arktır. 

Düşük Güneş ve Su Damlacıkları

Bir gökkuşağı yalnızca aşağıdaki koşullarda oluşabilir ;

• Güneş ufkun üstünde olmalı ve bulutlar, dağlar veya diğer engellerle örtülmemelidir.

• Güneş gökyüzünde oldukça alçak olmalı. Ufkunuzla aynı yükseklikte iseniz, bakış açınızdan görülebilen bir gökkuşağı oluşturmak için Güneş’in yüksekliği 42 ‘nin altında olmalıdır.

• Güneş’in karşısındaki hava, konumunuzdan görüldüğü gibi, çok sayıda su damlası ile doldurulmalıdır.

• Gökkuşağı daima Güneş’in karşısında gökyüzünde görünür. Yani, Güneş’e sırtınız dönükse, gökkuşağı önünüzdeki gökyüzüne yayılacaktır.

Gökkuşağı Nasıl Oluşur?

Gökkuşağı üç süreci içeren optik bir olgudur. Bunlar yansıma, dağılma ve kırılmadır.

Yansıma

Su damlacıkları küçük aynalar gibi davranabilir. Bir güneş ışığı bu küçük su alanlarından birine çarptığında, ışığın çoğu arka duvarından seker ve geri yansıtılır. Yağmur sırasında, hava, güneş ışığını size geri çeviren milyonlarca küçük aynadan yapılmış yansıtıcı bir perde gibi hareket eden su damlacıklarıyla doludur.

Dağılım

Ancak güneş ışığı beyazdır. Peki eğer su damlacıkları güneş ışığını yansıtıyorsa, gökkuşağı renklerini nasıl alır? İkinci süreç devreye giriyor yani ışığın yayılması.

Saf güneş ışığı bizim için beyaz görünebilir, ancak tüm görünür renklerden oluşur. Bir güneş ışını bir su damlasına girer girmez, bileşenlerine ayrılır ve renklerinin havalandırılmasına ve bir renk yelpazesi olarak görünür hale gelmesine neden olur. Bu hem ışın damlacık içine girdiğinde hem de damlacıktan tekrar ayrıldığında olur.

Refraksiyon

Işık ışını su damlasına girip çıkarken, kırılma adı verilen bir süreçte yönü de biraz değişir. Her renk, marjinal olarak farklı bir yönde kırılır ve bir renk fanı izlenimi yaratır. Örneğin, gelen ışık ışınının yönüne ilişkin olarak, kırmızı ışık bileşeni damlacık turuncu bileşenden biraz daha büyük bir açıda bırakır.

Gökkuşağının Renkleri

Bu, her su damlasının güneş ışığının tüm renklerini size geri yansıttığı anlamına gelir. Bununla birlikte, her rengi biraz farklı bir açıdan yansıtıp kırdığı için, her damlacıktan sadece bir renk gözünüze ulaşır. Örneğin, yalnızca gökyüzünde daha yüksek olan damlacıklardan gelen kırmızı ışığı ve yalnızca biraz daha düşük olan damlacıklardan gelen turuncu ışığı görebilirsiniz.

Gökkuşağının üst iki çizgisi kırmızı ve turuncu şekilde oluşur. Daha aşağıda, damlacıklar siz ve Güneş arasında daha da keskin bir açı oluştururlar, böylece güneş ışığının sarı, yeşil, mavi, çivit mavisi ve menekşe bileşenlerini size geri atarak gökkuşağının kalan çizgilerini oluştururlar.

Renk Sırasını Ezberleyin

Gökkuşağı renklerinin sırasını hatırlamakta sorun yaşıyorsanız, yukarıdan aşağıya doğru; kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit mavisi ve menekşe şeklinde yer alıyor.

Gökkuşağı Neden Kavisli Şekilde Olur?

Teknik olarak gökkuşağı perspektifinizden görüldüğü gibi antisolar noktaya, Güneş’in tam karşısındaki noktaya odaklanan bir ışık çemberinin üst yarısıdır. Bununla birlikte, dairenin alt yarısı genellikle görünmez, çünkü su damlacıkları oluşmadan önce yere çarpmaktadır. Yüksek bir bakış noktasına sahipseniz ve arazi gökkuşağı yönünde keskin bir şekilde düşerse, yağmurun daha fazla düşmesine ve güneş ışığını daha düşük bir açıdan yansıtmasına izin verirse dairesel bir gökkuşağı görebilirsiniz. Bir uçaktan dairesel bir gökkuşağı görmek de mümkündür.

Gökkuşağının şekli, suyun kırılma endeksinin bir sonucudur. Bu, güneş ışığının 0 ° ile 42 ° arasında sınırlı bir açı aralığında yağmur damlacıklarından yansıtılmasına neden olur. Işığın çoğu, mor ışık için 40 ° ile kırmızı ışık için 42 ° ‘lik bir açısal aralıkta size geri verilir. Bu nedenle ışık çemberinin antisolar noktadan her zaman 40 – 42 ° ‘lik açısal bir mesafesi vardır. Yani bir gökkuşağı, perspektifinizden görüldüğü gibi Güneş’in karşısındaki noktadan her zaman 40 – 42 ° uzakta görünür.